Ignorantes Populus

Girişler her zaman zordur. Bu zorluk başlamanın mıdır, ilkin verdiği heyecan mıdır yoksa basit bir fikirsizlik midir muamma. Girişin zorluğu yada başkalığı dışında gerçekliği vardır. Algıladığımız dünyada -yada evrende- nesnelerin hareketi için bir giriş gereklidir.

Giriş her olasılıkta güçtür. Gerçekleşmesi kaçınılmaz olsa bile, bir çıkış noktası yaratmalıdır. Buradaki çıkış noktası, bir fikirden veya bir enerjiden çok bir değişimdir. Gerçeklenmesinin zorluğu da tam bu noktadan başlamaktadır. Her an süren, kaçınmanın mümkün olmadığı, devamın simgesi; değişim.

Değişimin tek yönlü, yani hep doğru yönde olmadığı açık bir gerçektir. Ancak değişimin yönünden ziyade kendisi gerçektir. Algıdaki evrenin merkezidir ve hep bahsettiğimiz gibi zorunludur. Değişimin dünyadaki algısı doğrular düzeyindedir. Temel insan fikirlerini değişim yanlısı ve karşıtı olamak üzere, rahatça ikiye ayırabiliriz. Fikirlerin başka bir açıdan, bu kadar kolay bir şekilde ayrılması mümkün değildir. Bunun sebebi de, fikirlerin algılanan evren düzeyinde olmasıdır. *[1]

Üzerimizdeki giriş algısı, başlangıç kavramına yakın olarak belirir. Bunun sebebi -konumuz olan- cahilliğe dayanmaktadır. Doğruya göre bilmememiz normaldir. Bu nedenle giriş sonrasında ne oluşacağını kestiremeyiz. Deneyimlere dayanarak, girişteki elementlere göre bir tahminde bulunabiliriz. Yinede bu tahminler giriş hakkındaki fikirleri rahatlatamaz.

Her tahmin içerisinde bir belirsizlik barındırır. Bu belirsizlik aslında tahmin içerisinde açıkça görülemez. Belirsizlik tahmin içerisinde, cahillik sayesinde belirir. Burada da insan bilinci etkisini göstermektedir. Ne kadar bilgili olduğunu düşünse de, doğası insana gerçeği mutlaka söyler. Gerçeğe karşı gelemeyen insan fikirleri cahilliğini kabullenir. Bu cahilliği algılayabilmek, bilmekten geçer.

Acizliğin -bilgisizliğin- bu kadar kolay bir şekilde ortadan kaldırılması, algılanan evrende sıklıkla görülür. Ortadan kaldırma ile gerçeklerin -bilgisizliğin- önüne  siyah bir çizgi çekilir -yada çekildiği zannedilir-. Aslında siyah sadece algılarda var olabilir. – çünkü dünyada bilgi,  yansıyan ışıkla anlaşılabilir-

Algılanan giriş, ne kadar belirsizliği simgelese de, gerçekteki giriş belirsiz değildir. Giriş bir gerçektir ve sonucu da gerçek olacaktır. Yani her sonuç dahilinde, giriş sonrası vardır. Belirlidir.